– Çekirdeğinde oluşan füzyon sonucunda açığa çıkan enerjiyi uzaya ışınım biçiminde yayan, ışıklı gök cisimlerinden her biri
– Sinema, tiyatro veya müzikhol sanatçısı, star
– Sinema Büyük bir sanat yeteneği göstermeyen, fakat bir filmde oynayışı bu filmin gelirini artırabilen gözde oyuncu.
– Bir noktadan çevreye beş veya daha fazla çıkıntısı olan çok köşeli şekil
– sf. Bu biçimde olan.
– mec. Bir toplulukta, bir meslekte, üstün başarı gösteren kimse
– mec. Baht, şans, talih, yazı
– den. Kuzey yönü, kuzey.
– Alınyazısı.
– Atın alnında yıldız biçimindeki beyazlık, akıtma.
– İğne deliği.
– Kılık, yakışık
– Alnı ak lekeli sığır.
– Geceleri gökte, kimileri parlakça, kimileri de donuk bir ışık noktası gibi görünen cisimlere verilen ad.
– Gökyüzüne serpilmiş ışıklı noktalardan herbiri.
– Osm. kevkep, necm
– Karagöz, Matiz ve Külhanbeyi tiplerince “mum” ya da “ışık” anlamında kullanılan sözcük.
– Oynanışta, oyunu uzun süre afişte tutan, kısacası sanatı yönünden üstün, ünlü sanatçı.
– Kümeölçümde küme üyelerinin anlamlı bir kesiminden çekim alan birey.
– Saz ozanlarınca pek az kullanılan bir koşuk türü.
– (karşılık: aster) Mitoz ve mayoz bölünmeleri sırasında kromozomların özel bir dizilme hali; mitoz ve mayoz bölünmeleri sırasında sentrozomun çevresinde meydana gelen ipliksel yapı.
– Gökyüzündeki ışıklı gök cisimlerinin her biri.
– İng. star, film star, screen star, movie star, aster