– Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer
– Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven
– Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba.
– İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı
– Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı.
– Geminin sol yanı.
– sin. ve TV Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı.
– Yüklük.
– Merdiven
– (Resim, Mimarlık) Yapılarda yüksek bölümlerin yapılması için kereste ya da demir çubuklarla kurulan çatma; yapı iskelesi de denir.
– Duvar ve tavanlara resim yapabilmek için kurulan iskele.
– Sinema/TV. Düzlüklerde, ışıkların yerleştirilmesi ve ışıkçıların dolaşabilmesi için tavana yakın yükselikte duvarı çepeçevre saran çıkıntı.
– Geminin sol yanı.
– Sahne işçilerinin ve ışık uzmanlarının çalıştığı sahne iskelesi.
– Sebze bahçesinde yapılan büyük karık.
– Alm. Gerüst
– İt. scala
– İng. scaffold, scaffolding, grid, catwalk, fly-bridge, flying bridge, lighting bridge (gantry), bridge, gallerf, gantry, larboard, seaboard, Cat-walk