– esk. İrin, Yara
– İng. pus
– cerahati ...
Arama Sonucu – "rahat"
Hemoptizi Rahatsızlığı
– Kan tükürme, kan kusma ...
huzur gönül rahatlığı
– Dirlik, baş dinçliği, rahatlık, erinç ...
irin cerahat
– yara ...
işi rahat etmek
Kötü bir şey olmadığını görerek, öğrenerek ferahla mak. ...
istirahat
– Dinlenme, rahat etme ...
istirahat etmek
dinlenmek. ...
istirahatgah
– dinlenme yeri ...
ırahat
– Kağnı durduğu zaman, kağnının ağırlığı öküzlerin boynuna yüklenmesin diye ıramasa dayanan çatal sopa.
– Rahat
– Öküzleri dinlendirmek için kağnı okunun altına dikine dayanan ağaç d ...
ıstirahat
– Dinlenme, rahat etme
– Dinlenmek. Rahatlamak ...
kerahat
– İğrençlik
– kerhen yapma, ikrah etme
– İslam dinine göre yasak olmadığı halde kaçınılması gereken şey, namaz kılmanın caiz olmadığı zaman, özellikle gün doğumu ve gün batımı
– ...
kerahat vakti
– vaktikerahat
– Güneşin doğuş, batış ve tam tepede bulunduğu vakte denir. İslam dinine göre kerahat vakitlerinde namaz kılınması mekruh’tur ...
Rahat
– İnsanda üzüntü, sıkıntı, tedirginlik olmama durumu, huzur.
– sıfat. Üzüntü, sıkıntı ve tedirginliği olmayan
– sıfat. Sıkıntı veya yorgunluk, tedirginlik vermeyen
– sıfat. Ald ...
Rahat (kıçına) batmak (rahatlık batmak)
Sahip olduğu iyi olanakların becerini bilmemek. ...
Rahat döşeği
ölünün yıkanıncaya kadar yatırıldığı, genellikle yere se rilen yatak. ...
Rahat döşeğinde ölmek
Evinden ya da evine yakın bir yerde ölmek ve rahat döşeğinde yatmak. ...
rahat etmek
– sıkıntısız durumda olmak, ferahlanmak, dinlenmek ...
Rahat kışına batmak
Bk. Rahat batmak. _ ...
Rahat rahat
– zf. Kolaylıkla, Güçlük çekmeden, kolayca ...
Rahat yüzü görmemek
Bir türlü rahaf bir duruma gelememek, sıkım larından, eksikliklerinden bir türlü kurtulamamak. ...
Rahat yüzü göstermemek (birine)
Onu süreli olarak rahatsız etmek. ...
RAHATEFZA
(a.f.i.) – Rahat artıran. Türk müziğinin bileşik makamlarından. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. ...
Rahatına bakmak
1. Olana bitene aldırmamak, rahatını kaçıracak şeylere gözünü kapamak. -2. Rahatını sağlayacak olanakları araçtırmak. ...
Rahatına kaçmak
Tedirgin olmak, rahatsızlık duymak. ...
Rahatını bozmak (kaçırmak)
Rahatsızlık vermek, keyfini kaçırmak, canını sıkmak. ...