– Aydınlatmak işi.
– tiy. Sahnelerin ışıklandırılması işi.
– Nesneler ve çevrelerinin görülebilmesi amacıyla ışık uygulanması.
– Bir yerleşim yerindeki konutların, konut dışında kalan yapıların, genel yapıların ve açık alanların kent yönetimince ya da ona bağlı işletmelerce ışıklandırılması.
– Bir nesne üzerine gönderilen ışık miktarı, I=F/S; I: aydınlatma şiddeti F: manyetik alan gücü S: yüzey alanı.
– bk. aydınlanma.
– Sinema/TV. Alıcının önünde yer alan konunun ya da görünçlüğün ışıklandırılması.
– Muayene amacıyla bir organın, nesnenin veya boşluğun ışıklandırılması.
– Bir sorunun ya da bir kavramın tüm içerimleriyle açıklanması.
– İng. lighting, illumination, clarification