– Bağlamak işi.
– Üç çift telli olan ve mızrapla çalınan bir saz.
– Yapılarda duvarları birbirine bağlayan kiriş, putrel vb.
– db. Ulama.
– Potin, yemeni.
– Serbest bırakma
– Akarsuların seviyesini yükseltmek, suları toplamak veya başka yöne çevirmek için yapılan bent.
– Yönünü değiştirme, başka yere yöneltme.
– Duvarların arasına yatay olarak konulan ağaç.
– Gelinle cinsî münasebette bulunamaması için güveyiyi büyüleme, iktidarsız kılma.
– Evlilerin başkasına sevdalanması.
– Kağnıda iki oku mazı üzerine tespit eden ve enine konulan ağaç.
– Tarlaları korumak için kenarlarına çekilen harçsız duvar, çit.
– Yemeni, renkli basmadan yapılan baş örtüsü.
– Don, köylü kadınların bacaklarına giydikleri dizlik.
– Köylü kadınların ekseriya iş yaparken büründükleri veya yatak sarmak için kullandıkları, işlemeli, genellikle şarabî renkli olan çarşaf.
– İp, kendir.
– Köylünün evinden başka, köy dışında tarlada yaptığı ve içinde hayvanlarını, çift aletlerini sakladığı yer, küçük çiftlik.
– Bulgur ve gömeçle yapılan pilav.
– Deste.
– Ot, saman, sebze taşımakta kullanılan, yün ya da kıldan dokunmuş dörtgen biçiminde kumaş.
– Tavan kirişi
– Bir kelimenin sonundaki abanığı arkadan gelen kelimenin başındaki açınıkla bir hecede imiş gibi birlikte söyleme.
– Bir kelimenin son ses ünsüzü ile ondan sonra gelen kelimenin önses ünlüsünü veya ünlü ile başlayan ilk hecesini birleştirerek tek bir hece hâlinde söyleme veya okuma
– Temelde döviz kurları olmak üzere, altın, faiz, narh gibi fiyatların belirli bir düzeyde sabitleştirilmesi ve alım satımların hükümetçe bu fiyattan sürdürülmesi.
– Bir kelimenin sonundaki sessizi arkadan gelen kelimenin başındaki sesli ile, bir hece meydana getirecek şekilde birlikte söyleme.
– Şarkıların belli yerlerinde tekrarlanan dize.
– demiryolu: Bir elektrikli çekitte motorların ardışık, ardışık-koşut ya da koşut olarak bağlanması.
– elektrik: a. Üreteç, alıcı ya da elektrik dirençlerinin birbirine eklenmesi, b. Dalgalı akımIarın geçtiği iki elektrik çevriminden birinde oluşan değişmelerin öbürüne yansıyacak biçimde birleştirilmesi, c. İki döner üretecin ya da motorun dingillerinden bağlanmaları.
– Saz ozanlarının, koşuklarını okurken çaldıkları, üç çiftli telli saz.
– bk. kavuştak.
– Kitap yazma, “telif” etme karşılığında kullanılan bir terim.
– Osm. vasıl, Nakarat
– İng. connection, liaison, linking, pegging, coupling
– Fr. Ligature