– Doğmaca, doğaçlama.
– Doğaçlamak işi.
– an içinde, hiçbir özel veya genel kaygıya düşmeksizin, ruhta olup bitenlerin olduğu gibi, içten geldiği gibi ortaya konup sunulması.
– Birdenbire, düşünmeden, içine doğduğu gibi, doğaçtan, doğmaca, irticalen, emprovize
– Yazılı metni olmayan, kararlaştırılmış taslağı, yerine, zamanına göre oyuncular tarafından, sahnede yakıştırılan sözlerle tamamlanan oyun, tuluat
– Fr. improvisation