– bir kimsenin, kendisine iyiliği dokunan biri için kullandığı bir iyi dilek sözü ...
Arama Sonucu – "hoş kokulu"
ALPHOS
Sicilyada yaşayan korkunç bir dev ...
ARAMiS-ATHOS-DARTANYAN-PORTOS
Alexander Dumasperenin üç Silahşörler romanın kahramanları ...
Bana (sana, ona) göre hava hoş
– “öyle ya da böyle olması benim (senin, onun) için fark etmez.” anlamında. ...
başhostes
– Hosteslerin en deneyimlisi ...
Başı hoş olmamak (bir şeyle), (biriyle)
1. Ondan hoşlanmamak. -2. O kimseyle arası bozuk olmak; kafası hoş olmamak. ...
Bir hoş
– Tuhaf bir biçimde olan, garip ...
EGiSTHOS
Thyeste’nin oğlu ...
elindekinden hoşnut olma durumu
– kanaat ...
eşek hoşaftan ne anlar (suyunu içer, tanesini bırakır)
– “bilgisiz, görgüsüz kimse ince, güzel şeylerin zevkine varamaz, değerini ölçemez” anlamında kullanılan bir söz ...
ghost line
hayalet çizgi ...
Gönlünü hoş etmek
Bir kimseyi istediğini yerine getirerek sevindir mek. ...
Gönül hoşluğuyla (rızasıyla)
isteyerek, severek. ...
güzel kokulu reçine
– akamber ...
Hancı sarhoş, yolcu sarhoş
“Kimin ne yaptığı, ne söylediği belli de ğil.” anlamında. ...
Hatırını hoş etmek
Birini sevindirmek, memnun etmek. (Kars. Gönlü nü almak.) ...
Hava hoş
“Bir kimseye göre bir işin şöyle ya da böyle olması pek bir fark yaratmaz.” anlamında. ...
hoş
– sıfat. Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren
– zarf. Bununla birlikte
– zarf. Beğenilen, duyguları okşayan bir biçimde
– rana ...
Hoş bulduk (safa bulduk)
“Hoş geldiniz” sözüne karşılık olarak söylenir. ...
Hoş geldiniz (safa geldiniz)
Konukları karşılarken söylenen nezaket sözü. ...
Hoş görmek (bir şeyi, birini)
Bir kimsenin kusurunu anlayışla karşı lamak ...
hoş güzel
– rana ...
hoş koku
– Bitki özlerinden veya yağlarından elde edilen koku, aroma. ...
hoş kokulu
– sıfat
Hoş kokusu olan, aromalı, aromatik. ...
Hoş tutmak (birini)
Ona iyi davranmak, onu kırmaktan, incitmekten kaşınmak ...