hoşaf, komposto. ...
Arama Sonucu – "hoş kokulu"
HOşAF
Komposto ...
Hoşafın yağı kesilmek
Güzel bir şey karşısında söyleyecek söz, yapacak bir şey bulamaz duruma gelmek ...
Hoşafına gitmek (bir şey)
Onu beğenmek, hoşuna gitmek. ...
hoşamedgu
. hoşgeldiniz diyen. ...
hoşavaz
tatlıses, güzelses. ...
Hoşbeş etmek (biriyle)
– Onunla sohbet etmek ...
hoşbu
hoş kokulu. ...
Hoşça vakit geçirme
– eğlenme ...
HOşEDA
(Fars.) Ka. – Hareket ve davranışı hoş, güzel. Cazibeli. ...
HOşENDAM
(Fars.) Ka. – Boyu bosu güzel, düzgün olan. ...
HOşFiDAN
(Fars.) Ka. – Güzel endamlı, boylu boslu kadın. ...
Hoşgörü
– Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
– Başkalarının düşünce ve kanılarını hoşgörme, onların da geçerliliklerine karşı tepki göstermeme.
& ...
hoşgörülü
– sıfat
Hoşgörüsü olan, hoşgörüyle davranan, hoşgörü sahibi, müsamahalı, toleranslı ...
hoşgüvar
– Hazmı kolay, leziz, tatlı, hoş, sindirici. ...
HöSHöS
Kuyruk sokumu ...
hoşkadem
– ayağı uğurlu
– Güzel ayaklı, uğurlu, kutlu. ...
Hoşlanarak bakma seyretme
– temaşa ...
Hoşlanma
– Sürdürülmesi istenen ılımlı ve doygunluk veren bir coşku.
– Hoşlanmak işi
– İng. pleasure ...
hoşlanmak
hoşuna gitmek, sevmek. ...
hoşmerim
– Kaymak ve mısır unundan yapılan bir çeşit yiyecek.
– höşmerim
– Peynir helvası.
– Hamur tatlısı.
– sulu kaymak veya taze peynire un karıştırılarak yapılan bir yemek. ...
höşmerim
– hlk. Tuzsuz taze peynir, nişasta, pirinç unu konularak yapılan bir çeşit tatlı.
– bk. hoşmer.
– Et ve yumurta ile yapılan bir çeşit yemek.
– Peynir helvası.
– Un helvas ...
HOşNEVA
(Fars.) Ka. – Güzel sesli. ...
HOşNiGAR
(Fars.) Ka. – Güzel, hoş sevgili. ...
hoşnud
memnun, razı. ...